وإذ قال إبرهم رب أرني كيف تحي الموتى قال أولم تؤمن قال بلى ولكن ليطمئن قلبي قال فخذ أربعة من الطير فصرهن إليك ثم اجعل على كل جبل منهن جزءا ثم ادعهن يأتينك سعيا واعلم أن الله عزيز حكيم
Ve İbrahim, şöyle demişti: “Efendim! Ölülere nasıl yeniden yaşam verdiğini bana göster!” Dedi ki: “İnancın yok mu?” “Hayır, öyle değil! Fakat yüreğimin doygunluğa erişmesi için!” Dedi ki: “Öyleyse dört kuş yakala; onları kendine alıştır. Sonra, onların her birini bir dağın üzerine ayrı olarak bırak. Sonra da çağır; koşarak sana gelecekler. Çünkü bilmelisin ki, Allah, Üstün’dür; Bilgelik ve Adaletle Yöneten’dir!”
Bu ayete, kişisel yorumlarla eklemeler yapılarak, İbrahim peygamberin kendisine alıştırdığı kuşları öldürerek parçalara ayırdığı ve Allah'ın kuşları tekrar dirilterek, ölülere yeniden nasıl yaşam verdiğini İbrahim peygambere kanıtladığı biçiminde uydurma anlamlar yüklenmiştir. Aslında, ayet “Kuşlar, yaratılışları gereği, kendilerini eğitenlerin çağrısına uyarlar. İnsanlar da öldükten sonra, yaratılışları gereği, kendilerini eğiten Efendileri’nin çağrısına, işte böyle uyacaklardır!” biçiminde anlaşılmalıdır. Çünkü 30:25 ayetinde, “Sizi bir tek çağrıyla çağırdığında, bir bakarsınız ki yerden çıkıyorsunuz!” diye bildirilmiş; 84:1-5 ayetlerinde de “Göklerin, yaratılışı gereği, Efendisi’ne boyun eğerek yarılacağı” ve “Yeryüzünün, yaratılışı gereği, Efendisi’ne boyun eğerek içindekileri atacağı” bildirilmiştir.